Traductions de „azotlu“ dans le dictionnaire turc » allemand

azotlu ADJ

azotlu

stickstoffhaltig

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Her nükleotit bir fosfat, bir deoksiriboz şeker ve dört çeşit azotlu bazın birinden oluşur.

tr.wikipedia.org

En iyisi azotlu gübrenin büyük çoğunluğu başaklanmadan hemen önceki devrede verilmelidir.

tr.wikipedia.org

Damıtık su elde edildiğinde sterildir, ancak çok kere azotlu maddelerle bulaşık olabilir, hatta damıtma cihazının yapısından gelen eriyebilir tuzlar da içine karışabilir.

tr.wikipedia.org

Diğerleri sitozin, timin, adenin ve urasil olmak üzere beş asıl azotlu bazdan biridir.

tr.wikipedia.org

Vücutta azotlu metabolizma artıklarını uzaklaştırır ve ozmotik regülasyonda çok önemli rol oynarlar.

tr.wikipedia.org

Azotlu maddeleri sindirim maddesini salgılayarak ve sonra onları emerek sindirme gücü.

tr.wikipedia.org

Bitkiler azotlu bileşikleri metabolize ettiğinde biyokütle hâline çevirirler ancak yapraklar ölüp çürüdüğünde azot, bitkiler tarafından suya geri verilmiş olur.

tr.wikipedia.org

Diğer azotlu organik bileşikler nitrogliserin ve trinitrotoluen olup patlayıcı yapımında kullanılırlar.

tr.wikipedia.org

Bir tarım arazisinde gübrelenmiş alanlardan sızan ve zamanla biriken azotlu bileşiklerin oluşturduğu kirlilik buna en bilinen örnektir.

tr.wikipedia.org

Liebig, humusun bitki yetiştiriciliğinde olan etkisini önemsemeyerek bitkilerin topraktaki azotlu bileşikler, havadaki karbon dioksit ve topraktaki minerallerle beslendiğini ortaya koydu.

tr.wikipedia.org