turc » allemand

I . yapmacık <-ğı> ADJ

yapmacık

II . yapmacık <-ğı> SUBST

yapmacık
Getue nt

yapmacık(lı)

yapmacık()

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc
Posa yapmacık bir şekilde razı olur.
tr.wikipedia.org
Bu da yapmacık sanatçıları temsil ediyor.
tr.wikipedia.org
Korku ve aşağılamayı incelikli bir biçimde, en ufak bir hatada yapmacık bir zalim olabileceği rolünü abartmadan ortaya koydu.
tr.wikipedia.org
Gecenin bir saatinde sessiz sedasız yayına başladığında amaçladığı şey, izleyici ve sunucu arasındaki yapmacık samimiyetle örülü ilişkiyi yok etmekti.
tr.wikipedia.org
Bodhisattva'yı yüce yapan şey, diğerlerini kurtarırken yaptıklarından gurur duymaması, onun şefkatinin hesaplı ya da yapmacık olmamasıdır.
tr.wikipedia.org
Ama olmazsanız o zaman numaracı, yapmacık ve satılık olma gerçekliği ile yaşayabilir misiniz?
tr.wikipedia.org
Bu terim bir janr olarak kabul edilmemektedir; çünkü 19. yüzyıl sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında kullanılmaya başlanan yapmacık bir tür adıdır.
tr.wikipedia.org
Kırmızıların sert ve yapmacık hareketlerine karşılık, mavilerinki yumuşak ve lirik bir özellik gösterir.
tr.wikipedia.org
Kendi halinde bir yaşamı olan bu sempatik adam etrafındaki yapmacık dünyaya bir çocuğun saf gözleriyle bakarken sanayileşmenin getirdiği düzensiz değişime karşı direnir, geçmişin değerlerini korumaya çalışır.
tr.wikipedia.org
Tosca sonra yapmacıktan bir idam taklidi yapılacağını anlatır.
tr.wikipedia.org

Voulez-vous ajouter des mots, des phrases ou des traductions ?

Envoyez-le nous, nous serons heureux de pouvoir lire votre commentaire !

Page en Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe