Traductions de „belirteç“ dans le dictionnaire turc » allemand

belirteç <-ci> SUBST

belirteç

Umstandswort nt

belirteç

Adverb nt

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Kas hasralanmasına duyarlı olan miyoglobin, göğüs ağrısı olan hastalarda kalp krizi için potansiyel bir belirteçtir.

tr.wikipedia.org

Zarf-fiil, bağ-fiil, ulaç veya geriden bir fiilin cümlede zarf (belirteç) görevinde kullanılan hâli.

tr.wikipedia.org

Her iki belirteç, göğüs ağrısının başlamasından 3-6 saat sonra hastanın kanında saptanabilir ve 16-30 saat içinde doruğa ulaşır.

tr.wikipedia.org

Bütün fiziksel ve sözel olmayan belirteçlerin dışında, sözel belirteçlerin de yalan tespiti konusunda nasıl yorumlanacağı üzerinde de çalışmıştır.

tr.wikipedia.org

Bazı sıfat ve belirteç bilgileri el dışı öğeler ile ifade edilir, fakat bu öğelerin ne olacağı dilden dile değişim göstermektedir.

tr.wikipedia.org

Bu sebepten ötürü, özellikle düşük likiditeye sahip pazarlarda zayıf bir belirteçtir.

tr.wikipedia.org

Genetikte bunlar akrabalık ve topluluk araştırmaları için moleküler belirteç (marker) olarak kullanılır.

tr.wikipedia.org

Bunu yaparken nötral genetik belirteçlerden yararlanır ve organizmaların evrimsel tarihi hakkında güvenilirliği yüksek çıkarımlar yapar.

tr.wikipedia.org

Her çatının köşesinde, içeride yaşayanların önemine dair numara belirten belirteçler kullanılmıştır.

tr.wikipedia.org

Uppland bazı bölgelerinde bu taşlar sosyal ve ekonomik belirteç olarak görev görür.

tr.wikipedia.org