Traductions de „olgu“ dans le dictionnaire turc » allemand

olgu SUBST

1. olgu:

olgu

Tatsache f

2. olgu:

olgu

Ereignis nt

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Evrenin genişlemesi içinde bulunduğumuz evrendeki nesnelerin birbirlerinden sürekli olarak uzaklaşmaları olgusuna verilen addır.

tr.wikipedia.org

Watson bilinç ve zihin kavramlarına hiç başvurmadan psikolojik olguların saptanabileceğini ve açıklanabileceğini söylüyordu.

tr.wikipedia.org

Bütün bu olgularda biyolojik cinsiyet değişmez, ancak toplumsal cinsiyet ortaya çıkar.

tr.wikipedia.org

Etanol, mantar zehirlenmesi ve karbonmonoksite bağı olgular bildirilmesine rağmen bitki kökenli toksinlerin sebep olduğu rabdomiyoliz olguları nadirdir.

tr.wikipedia.org

Enerji olgusu ve transferi en doğal olayı açıklama ve tahmin etmede hayati önem taşır.

tr.wikipedia.org

Yoksa anlatılan bütün olgular görünenlerden elenip kavram bazında düşünüldüklerinde gerçek hayatta yaşadığımız duygulardır.

tr.wikipedia.org

Birlikte evrim tanımı gereği türler arasında gerçekleşen bir olgu olup eşeyli çatışma gibi tür içi silahlanma yarışını da içerir.

tr.wikipedia.org

Maldororun Şarkıları, gerçeküstü figürler ve olgular içeren, tanrıya başkaldıran ve insanın daha çok hayvansı yönlerini anlatan düzyazı-şiir tarzı bir kitaptır.

tr.wikipedia.org

Daha yüksek bir yerçekimi potansiyelinde zamanın daha yavaş çalıştığı bir olgudur.

tr.wikipedia.org

Körelme, irileşim ve aşırı gelişim az gelişimin (hipoplazi) karşıtı olan kavramlardır; bu olguların tümü edinseldir.

tr.wikipedia.org