Traductions de „savunucu“ dans le dictionnaire turc » allemand

I . savunucu SUBST

savunucu

Verteidiger(in) m (f)

II . savunucu ADJ

savunucu

verteidigend

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Bunlardan en önemlisi filmin terörizm karşıtı değil aksine terörizm savunucusu bir tavır takınması iddiasıydı.

tr.wikipedia.org

Arap dünyasında ılımlılık ve aşamalı ilerlemenin önde gelen savunucularından olmuştur.

tr.wikipedia.org

Wright tekniğin bir savunucusu değildi ve "sonunda bazı bongolarla ve bu oluğa dahil ettiğimiz hi-hat'ın üzerine yerleştirilen daha küçük davullarla yaralandıklarını" söyledi.

tr.wikipedia.org

Lacan öncelikle bu adımların takipçisi ve savunucusu olmuştur.

tr.wikipedia.org

Hayvan hakları savunucuları, bu temel hakların hayvanlara ahlaken verilmesi gereken haklar olduğuna ve onlara bu yasal haklarının verilmesi gerektiğine inanırlar.

tr.wikipedia.org

Fikir ve ifade özgürlüğü aktivisti ve insan hakları savunucusu olarak uzun yıllar bu yolda mücadele vermiştir.

tr.wikipedia.org

Bütün bu ilişkiler ağı ve içine doğulan simgesel düzen, kadınları, toplumun ve kültürün zorunlu kabul edicisi, savunucusu ve taşıyıcısı durumuna getirmektedir.

tr.wikipedia.org

Hayvan haklarının ilk savunucularındandır ve liberalizmin gelişiminde büyük katkıda bulunmuştur.

tr.wikipedia.org

Jenital bütünlük savunucuları ise kadın ve erkek sünneti arasında ayrım yapılmasına tepki göstermekte ve her iki uygulamayla birden mücadele edilmesini istemektedirler.

tr.wikipedia.org

Cibali'nin partisi reformcu kanat savunucusu olarak kabul edilir.

tr.wikipedia.org