Traductions de „kabiliyet“ dans le dictionnaire turc » allemand

kabiliyet <-ti> SUBST

1. kabiliyet:

kabiliyet

Fähigkeit f

2. kabiliyet:

kabiliyet

Begabung f

kabiliyet

Talent nt

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Müfredat, katılan öğrencilerde beş ana sahada kabiliyetler geliştirmeyi hedeflemektedir: matematik, bilim, dil ve iletişim, teknoloji ve topluma hizmet.

tr.wikipedia.org

Yetenek, kabiliyet ve onların bunu yapma arzusu ve diğer aktörlerle olan kimyası vesaire.

tr.wikipedia.org

Hayvanların uyaranları işleme ve yanıtlama kabiliyetleri beyin boyutlarıyla korrelasyon içindedir.

tr.wikipedia.org

Birim zamanda yapılan iş miktarı enerji, iş yapabilme kabiliyeti, kapasitesi; güç ise, belli bir işi yapmanın hızıdır.

tr.wikipedia.org

Her takım, aracın nasıl çalıştığını(güç kaynağı), bazı karakteristik özelliklerini ve çevre dostu kabiliyetlerini içeren bir poster hazırlamak zorundadır.

tr.wikipedia.org

CBF 150’nin yeni ve hafif pistonlarıyla ağırlık mümkün olduğunca merkeze toplanarak motorun çabuk devir arttırabilme kabiliyeti geliştirilmiştir.

tr.wikipedia.org

Bununla da peniste erektilite ve uyarılabilme kabiliyeti artar, testisler erkek gamet olan spermleri üretmeye başlar.

tr.wikipedia.org

Tüm sürümler aynı kabloları kullanmakla beraber veri aktarım kabiliyetleri farklılık gösterir.

tr.wikipedia.org

Olgunlaşmamış demokrasilerde sıklıkla görülen juristokrasi'de yargı kurumunun başındakilerin yorum kabiliyeti ön plana çıkar ve yargıçların yorumları ile şekillenen kanunlar ile ülke yönetilmeye çalışılır.

tr.wikipedia.org

Yüksek manevra kabiliyeti, yüksek hızı, kolay kullanımı, düşük görev riski, modülerliği ve maliyet etkinliği ile operasyonel ortamlarda etkinliğini kanıtlamış ve kullanımına devam edilmektedir.

tr.wikipedia.org