Traductions de „kasvet“ dans le dictionnaire turc » allemand

kasvet <-ti> SUBST

kasvet

bedrückendes Gefühl

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

Ayrıca fanteziyi korku unsurlarıyla birleştirir veya kasvetli, karanlık bir ton veya korku ve dehşet hissine sahiptir.

tr.wikipedia.org

Norman’ın annesi hakkında konuşma tarzı son derece kasvetli ve klostrofobik bir havadadır.

tr.wikipedia.org

Raif'in asla bitmeyecek olan kasvetli günleri işte burada başlar.

tr.wikipedia.org

Filmde ruhsal açıdan acı çeken bu insanların takıntıları, karanlık arzuları ve bastırılmış duyguları iç karartıcı, kasvetli bir atmosfer içinde anlatılır.

tr.wikipedia.org

Orijinal oyunun sonucu bir sürü ölümlerle gayet bir kasvetli atmosfer içinde sonuçlanmaktadır.

tr.wikipedia.org

Karanlık dalga kompozisyonları büyük ölçüde küçük anahtar tonaliteye ve içe dönük şarkı sözlerine dayanır ve karanlık, romantik ve kasvetli olarak algılanır, altta bir üzüntü içerir.

tr.wikipedia.org

Ekimin ilk 2 haftasında kriz zirve noktasına ulaştı ve kasvet şehre yayıldı.

tr.wikipedia.org

Bu ücra ve kasvetli şatonun görkemli salonları loş ve ıssızdır.

tr.wikipedia.org

Millais'in aynı dönemlerdeki diğer çalışmalarında da vahşi ve kasvetli toprakların cazibesine kapıldığı görülebilir.

tr.wikipedia.org

Film bir askeri üste geçen cinsellik, ihanetin tuhaf ve kasvetli öyküsünü anlatır.

tr.wikipedia.org