Traductions de „sınırında“ dans le dictionnaire allemand » turc

an (unter) der Armutsgrenze liegen

fakirlik sınırında (sınırının altında) olmak

Exemples monolingues (non-vérifiés par l'équipe de rédaction)

turc

En yüksek noktası ise, 8611 metre ile Keşmir sınırında yer almaktadır.

tr.wikipedia.org

Böyle fani dalgaların bozunumu katlanarak artak ve böylece görüntü çözünürlüğünün parçası asla olamadılar, optik bir eşik olarak bilinen kırınım sınırında.

tr.wikipedia.org

Plüton yüzeyindeki ısınımın devam etmesiyle, manto-çekirdek sınırında 100-180 kilometre kadar kalın; bir yeraltı okyanus tabakası oluşmuştur.

tr.wikipedia.org

Yine kuyrukluyıldız saçının olmaması, yıldız kökenli sistemin don sınırında biçimlenmiş olması gerektiğini ve damocloid'lerde olduğu gibi bu yıldız sisteminin iç bölümündeki tüm buzların süblimleşmesi için yeterince uzun olduğunu göstermektedir.

tr.wikipedia.org

Mine-sement sınırında, sement hücresel bileşenlerin olmaması sebebiyle hücresizdir (aselüler) ve bu hücresiz tip kökün ⅔'ünü kaplar.

tr.wikipedia.org

Böylece çember sınırında kalan fikirler eşdeğer olarak sınıflandırılabilir.

tr.wikipedia.org

Kuron ve kök sınırında yer alan yüzeylere servikal, dişin apeksinin yakınlarında yer alanlara ise apikal denir.

tr.wikipedia.org

Ağrı Dağı ovasının sınırında olan şehrin güney ve güney batı bölgeleri deniz seviyesinin 900 metre üstündedir.

tr.wikipedia.org

Videolar, kendi içsel kaygılarıyla yüzleşen, duygusal ve psikolojik anlatıları düş ile gerçekliğin, delilik ile akıl sağlığının, bilinç ile bilinçaltının sınırında kalan kadın kahramanları konu alır.

tr.wikipedia.org

Höyük, günümüz Suriye sınırında 150 km. içeride, Önasya'nın önemli neolitik yerleşimlerinden biri olan Çayönü'nden kuş uçumu 80 km.

tr.wikipedia.org